Düzce maçı sonrası biraz keyifsiz olmak doğal. Sahada daha iyi bir takım ve galibiyet bekleyen herkes, maç sonu tatmin olamadan evlerine döndü.
Sosyal medya ve dijital yayınlarda herkes bir şeyleri, birilerini eleştiriyor. Kimi bu beraberliği oyunculara kimi de Batalla'ya fatura ediyor.
Eleştiri her zaman iyidir; yeter ki hakaret içermesin, yeter ki doğru temeller üzerine inşaa edilsin.
Bizler de bu satırlarda defalarca eleştirilerde bulunduk, bulunmaya da devam edeceğiz.
Ancak,
Eleştirenleri susturmaya çalışmak, sırf eleştiriyi beğenmediği için eleştiri sahibine yüklenmek de yanlış.
Herkes hür şekilde fikir beyan edebilir.
Bu yaygın sosyal ağ üzerinden yapılan eleştirileri ciddiye alan oyuncular da olacaktır, önemsemeyenler de.
Acaba eleştiriler iyi niyetle mi yapılıyor yoksa bir algı oluşturmak, kaos ortamı yaratmak için bilinçli mi yapılıyor, biz asıl ona dikkat edelim.
Dikkat edelim ve kimsenin amacına hizmet etmeyelim.
Gelelim şahsi görüşlerime...
Oyuncularımız için uzun bir tatil oldu ve çok da güzel bir kamp dönemi geçirdiler. Kampta yapılan hazırlık maçları da eksikleri görmek adına iyiydi. Ligin en iyisi olmanın verdiği öz güvenle çıktık maça ancak arzu ettiklerimizi gerçekleştiremedik. Mücadele olarak hatrı sayılır bir seviye vardı ancak kazanmaya yeterli oyun eksikti. Bence bu beraberlik soyunma odasında ciddi şekilde "Beyleeerrr, bir an önce toparlanalım..." düsturunu oluşturmuştur.
Bursaspor forması giyen hiçbir oyuncunun rehavet hakkı yoktur. Rahatlama hakkı yoktur.
Kendini beğenme hakkı yoktur.
Bir dakika bile ciddiyeti kaybetme hakkı yoktur.
Bu tarftarın ruh halini unutma hakkı yoktur.
Bursaspor forması giyen her oyuncunun canını dişine takma mecburiyeti vardır.
Armayı yüceltme sorumluluğu vardır.
Hedefinde sadece şampiyonluk vardır.
Bu sevgiye sahadaki teri ile karşılık vermek zorundalığı vardır.
Bu taraftarın hayallerini gerçeğe taşıma vazifesi vardır.
Bugünlere, bu konuma bizi bu teknik ekip ve bu oyuncular getirdi. Daha iyisini yapabilecek yine onlar. Futbolda her şey vardır; kaybetseler de bazen, biz hep yanlarındayız.
Arada bir yaşanan beraberlikler elbette olacaktır, gemileri yakarcasına kıyamet koparmanın anlamı da yoktur.
Saygılarımla...