Ligin başlamasına bir hafta kala Bursaspor seyircisinin önüne çıktı. Türkiye‘ye örnek olacak bir sosyal sorumluluk düşüncesini her iki camia birlikte ve en alasından gerçekleştirdiler. Bursaspor ve Eskişehirspor‘a bu yakışırdı ve nitekim çok da yakıştı.

Amacına hizmet eden bu organizasyonun kararını alan kulüp başkanlarına teşekkürler. Tabii ki yeni sezonda adlarından çok söz ettireceğini beklediğim tribünlerede büyük alkışı ve takdiri hak ettiler. Gerek Bursaspor gerekse Eskişehirspor taraftarları olağanüstü bir ambians yaşattılar. Herkesin eline emeğine sağlık.

Yazımın bu kısmını şöyle sonlandırayım. Bursaspor ve Eskişehirspor camiaları Türk futbol dünyasına çok farklı bir mesaj verdiler.

“Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Hesaplarınıza bizi de katın, yola çıktık geliyoruz”.

Biraz da futbol tarafına bakalım.

Birinci hazırlık dönemli, ikinci hazırlık dönemi (Erzurum kampı) derken maç haftasına girerken takımı izleme fırsatı bulduk.

Tabii hazırlık maçları olması nedeni ile baştan aşağıya yorum yapmak veya kısmen eleştirmek tam doğru olmayacaktır. Ancak fikir verme açısından değerlendirilebileceğimizi düşünüyorum.

Önce bu seneki takım hazırlıkları, transferler ve her türlü ihtiyacın eksiksiz yerine getirildiğini biliyoruz. Belki de bu liglerde Bursaspor‘un yanına bile yaklaşan olmamıştır. Adem Hoca‘nın istediği Erzurum kampında eksiksiz yerine getirildi. Diyeceğimiz net olarak şudur ki, Bursaspor lig öncesi her futbol takımına ve teknik ekine nasip olmayacak şekilde hazırlandı ve hedef için hazır hale geldi.

Şimdi maç için şunu diyebilirim. Başkan Enes Çelik tam olarak görmek istediği Bursaspor ile karşılaşmadığını düşünüyorum. Tahminimce teknik ekip ve futbol şube ile ciddi değerlendirme toplantısını bu hafta gerçekleştirecektir. Başkan ile yaptığımız görüşmelerde nasıl bir takım izlemek istediğini ben çok iyi anladım.

İşte tam da bu akşam izlediğimiz Bursaspor, başkanın istediği Bursaspor değildi diye düşünüyorum.

Buraya bir ek yapalım. Bursaspor kötü diyemeyiz. Kalite bakımından ve bireysel yetenek adına kötü hiçbir şey söyleyemeyiz. Burada yeni kurulmuş takımın birlikte oynama ve oyun alışkanlıkları bakımında biraz daha zamana ihtiyaç olduğunu gördük.

Adem Hoca‘nın maç sonrası açıklamasındaki yoğun geçen kamp nedeni ile futbolculardaki yorgunluğun devam ettiği sözüne maalesef katılamayacağım. Bu tip söylem seyirci tarafından kabul görmez benden söylemesi.

Bireysel değerlendirme yapmadan, forvet bölgesindeki aksiyonların bu hali ile yeterli görünmediğini söyleyebilirim. Coşkulu ve baskılı oyun bu maç için tam olarak kendini gösteremedi diyebiliriz. Evet hocanın söylediği deneme ve istek var ama, sonuçlandırmada biraz eksik göründü.

Nihayet bu maçı hazırlık maçı olarak söylendiğini gördüm. Bana göre diğer maçlar da hazırlık maçıydı ama nedense onlara antrenman maçı diyenleri gördüm.

İdeal 11 açısından Adem Hoca‘nın kafasında tama yakın bir kanaat oluşmuş gibi. Kadro o kadar geniş ki hocanın tercihler konusunda zorlanmasına hak verebiliriz. Lig için hamle oyuncularının fazlalığı her teknik adam için avantajdır. Adem Hoca da bu konuda çok şanslı.

Bursaspor‘un fizik kalitesini çok beğendim. Maçın gollerini atanlar da güne farklı bir anlam kattılar. İki kaptanın golle başlaması hem onlara, hem de takıma iyi geldiğini düşünüyorum.

Her şeye rağmen izlediğimiz Bursaspor şampiyonluğun en büyük adayı olacaktır. Bugün gördük ki, Bursa şehri buna çok inanmış ve asla vazgeçmeyecektir.