Sessiz sedasız geçti evimizde bir maç daha. Mücadele anlamında bir miktar umut aşılayan ama aslında "küme düşme" hattı adına alınabilen 1 puan var sadece ortada.

Değişen tek şey teknik patronun açıklamaları. Sn. İsmail Ertekin'in vaad ettiği tek şey de "kaybetmeyi kabul etmeyen ve mücadele eden bir takım."

13 Kasım Pazar günü, 1.Lig'e düştüğümüzden beri bize ters gelen Menemenspor ile oynayacağız. Kümes gibi deplasman tribününe laf ettiğimiz statlarından da kurtulamamış olduk.

Hafta için iyi hazırlanmış, moral açısından toparlanmış bir Bursaspor, o deplasmandan galibiyetle dönerek, beni başka galibiyetlerden daha fazla sevindirecektir inşallah.

Ancak, acemiliklerin bitmeyişi, halâ saha içindeki formasyonların oturmayışı, set oyunlarında ve hücumda benzerliklerin devam etmesi, defansif anlamdaki karambol sahnelerinin sürmesi beni çok üzüyor.

Tahsin Hoca ile sezon başı ile şimdi arasında bariz bir gelişim maalesef olmadı. İnşallah Sn.İsmail Ertekin'in belli başlı teknik katkıları da olur vaad ettiği mücadelenin yanında.

Şahsen tüm enerjimi kaybetmiş durumdayım. Pozitif bir durum yakalasam anında allayıp pullayacağım ama bulamıyorum.

Tek dileğim, kümede kalabilmek.

Hedef belli, can sıkıcı bir hedef.

Bu saatten sonra kimlerin kararlarıyla, kimlerin destekleriyle ya da kimlerin desteksizlik hali ile başbaşa kalacağız ve halimiz ne olacak bilemiyorum.

Umutsuzluk, Bursasporluya yakışmıyor elbet.

Ancak bu sezon adına, hem sportif hem de kulüp tüzelinde başımıza gelmesinden korktuğum çok şey var.

Bir an önce puanlar toplayabilecek bir seviyeye erişmemiz gerekiyor.

Saygılarımla.