Fazla değil, daha 3 - 4 ay önce kulübün gidişatından dolayı hepimiz üzgündük. Ne olacak halimiz, diye kara kara düşünüyorduk.

Çok şükür ki Sn.Enes Çelik ve ekibi göreve geldi ve bugünlere geldik.

İcraatleriyle bizleri yeniden umutlandırdılar. Mevcut şartlarda yapılabilecek her işi hakkıyla yaptılar.

Peki şehrin dinamikleri ve biz taraftarlar bu gelişmeler karşısında neler yaptık?

Dinamiklere girmeyeceğim.

Yazının temeli biz taraftarlar üzerine.

Kombinelerin satışında arzu edilen sayılara çoktan ulaşmamız lazımken ULAŞAMADIK. Kötü rakamlarda değiliz ancak estirilen rüzgâr yelkenleri tam doldurmadı.

Forma vb. ürünlerin satışları ilk günlerde umutlandırsa da sonrasında durakladı.

Elbette maaş zamanını bekleyenler, tatil dolayısıyla, iş mesayisi dolayısıyla vb. erteleyenler ya da vaktini bekleyenler vardır ancak yine de yetersiz kaldık.

Sanırım BİZ AZ KALDIK!

Bursaspor'un yönetimsel ve sportif başarısızlıkları birçoğumuzu uzaklaştırmış anlaşılan. Bu büyük atılımlar bile harekete geçiremedi bazılarını.

İnşallah sportif ve yönetimsel başarılar ard arda gelecek ve bu uzaklaşmış, küsmüş, kırgın taraftarlar da morallenip yeniden dönüş yapacaktır.

Sn. Tarık Çapçı ağabeyimin son yazısını da mutlaka okuyunuz.

Eleştiri en doğal hakkımızdır elbet ama şu zamanda dişimizi sıkalım. İnsanların hevesini kırmayalım. Büyük resme odaklanalım.

Bu yazıyı okuyanların sayısı azdır biliyorum ama eğer içinizde halen kombine ve forma almayanlarınız varsa; en uygun zamanda bu işi halletsin lütfen. Şartları zorlayın, içinizdeki Bursaspor sevgisini harlayın, inanın değecek.

Sen yoksan, eksiğiz be kardeşim...

Her şeyin en kötü oldugu zamanlarda yükü paylaşan herkese çok teşekkür ediyorum.

Saygılarımla.