Kazanabileceğimiz ve muhakkak kazanmamız gereken bir maçı kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyorum.
Evimizde oynayacağımız tüm maçlar taraftara kapalı da olsa, takımın bunun üstesinden gelebilmesini arzu ediyordum.
Ligden düşme ihtimalinden bir tık daha uzaklaşma şansını bu hafta yitirdik. Düşme hattından uzaklaşmak adına büyük bir şansı teptik.
İsmail Hocam, saygılarımla ama zihnen ve fiziken dinlenmenizi arzu ediyorum.
İçinde bulunduğumuz genel durumdan kurtulabilmenin tek ilacı galibiyetler...
Galibiyetler bizim birçok yaramızın sızısını azaltır.
Yaralarımızı sarmak uzun zaman alacak biliyoruz ancak galibiyetler, umudumuzu yarınlara taşımamızın en önemli sağlayıcısı olacaktır.
Yönetimin niyetini ve hareket kabiliyetini hepimiz biliyoruz. Hoca değiştirmek gibi bir gündemleri de yoktur sanırım.
İsmail Hoca'nın enerjisi ve verimliliği düşmüşken, ya bunu yükseltecek önlemler alınmalı ya da teşekkür edilmeli.
Bursaspor'un geleceği adına alınacak kararların sorumluluğunu taşıyabilecek güçte bir yapının oluşabilmesi ne kadar sürecek ya da bu yapı gerçekleşecek mi bilemiyorum ama göz göre göre 3.Lig'e doğru yol alıyoruz.
Bir galibiyetle play-off, bir mağlubiyetle kümeden düşme ruhaniyetine girmenin anlamı yok ancak görünen köy kılavuz istemez.
Önlemleri alamadık, alamıyoruz, alamayacağız...
Kazanmak adına gereken güce sahibiz, bu gücü sahaya yansıtacak otorite de nasip olur inşallah.