Ligin ilk yarısındaki maçta yaşananlar ve alınan yenilgi beni çok üzmüştü, herkesi üzdüğü gibi.
Bu vatanın bir evladı olarak ağrıma giden çok şey olmuştu.
Yaşanılanlar ortadayken yaşadığımız öksüzlük, haklıyken haksız gösterilmek, içine düştüğümüz şiddet hatırladıkça ağrıma gidiyordu.
Bugünkü galibiyetin anlamı benim için ve eminim ki armasına bağlı herkes için daha anlamlı olmuştur.
Sosyal medyada bir kaşık suda fırtına koparanlar, ilk maçta yaşanılanları görmezden gelip, bizim taraftarımıza haksız eleştiri yapanlar, umarım yaranmak istedikleri yere yaranabilmişlerdir, çünkü bizim neznimizde hiç saygıları kalmamıştır.
Yayınlanmayan maçta yaşanananlarla, bugün yayınlanan maçta yaşananlar arasında dağlar var. Sağduyulu taraftarımız hiç bir şiddet eylemine kalkışmamış, haykırabildigi kadar milli değerlerini haykırmış, armasına destek vermiştir.
Maç içinde bile sıklıkla yaşanan itiş kakışların benzeri maç önünde futbolcular arasında yaşanınca,kalabalık emniyet kuvvetlerinin görüntüsü "bazı emelleri olanların" ekmeğine yağ sürmüş gibi gözükse de gerçeği bilen zaten biliyor.
Sporda şiddeti körükleyen, provokasyon yapan herkes hatalıdır, yanlıştadır. Şiddeti övmek de yanlıştır. Bunu bilen Bursaspor taraftarı da "futbol kültürü" içinde kalmış, otel rahatsızlığı vermiştir, tribünlerden takımını desteklemiştir. Münferit olaylar, "hep bize de söylendiği gibi" genele yayılamaz.
Alınan 3 puan ligdeki gidişatımıza da katkı sağlar inşallah.
İsmail Hoca'nın da devre arası kalp spazmı geçirdiğini, durumunun şimdi iyi olduğunu da duydum, geçmiş olsun.
Bursaspor, karşısında duranlara bakıldığında, ne büyük bir takım olduğunu bir kez daha göstermiştir.
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün de haykırdığı gibi;
Ne Mutlu Türküm Diyene!
Ne Mutlu Bursaspor'luyum Diyene!
Saygılarımla...
